DOĞRU SANILAN YANLIŞLAR VEYA ABD, BÖLGEDEN ÇEKİLDİ Mİ?

MİLLET TEK YÜREK

Tek yürek olan milletimiz Mehmetçikler için dua ve niyazda bulunduğu şu günlerde Şükürler olsun ki, milli ve manevi duygularımız tavan yapmıştır. Mehmetçiğimizin başarıları ile yüreklerimiz kabarmaktadır. İslam Coğrafyasının bulunduğu her zerresinde eller semada ve herkes Mehmetçiğin zaferi için dualar etmektedir.

Varsın bir yerlerinden, bir yerlere bağlı olanlar hazımsızlık yaşasınlar. Tabanda bütün dünyada Müslümanlar şükürler olsun ki Mehmetçiğe dua ve niyaz makamındadır.

ABD HAKKINDA YANLIŞ GÖRÜŞLER

Basında, ekranlarda en çok tekrar edilen sözlerden milleti rehavete bırakan, devlet adamlarını rahatlatan, harekâtların sonunda netice alıcı siyaseti bırakmaya yönelik sözler duyuyoruz. Bazılarına göre; “ABD hani bölgeden gitmezdi, bölgeyi terk etmezdi, PKK-PYD gibi yandaşlarını sattı. Binlerce TIR silah verdiği insanları sattı.” gibi sözler sözüm ona düşünce kuruluşlarının temsilcileri tarafından sarf ediliyor. Üstelik işin üstadı kişiler olarak! Böylece milletin milli duyguları kabarıyor ve “Gördüğünüz gibi ABD’yi bölgeden attık, Biz neymişiz be!”  dedirtmeye yönelik davranışlar sergiliyorlar. Bilerek veya bilmeyerek(!)

Gerçekleri görmek ve gerçeklere göre hareket etmek ne Türk milletini, Türkiye’yi küçültür nede ABD’yi olduğundan farklı gösterir. Bize gerektiğinde gerektiği kadar olaylara hazır olmayı ve tedbir almayı sağlar.

ABD’NİN VE ORTAKLARININ BİR YERE GİTTİĞİ YOK

Allah aşkına ABD nereye gitti? Madem ABD gitti güneyde devriye gezen, 30-35 Km den sonra PKK ile Mehmetçiğimizin arasında duranlar kim? Fransa, Almanya ve bazı AB ülkeleri, NATO ülkeleri Türkiye silah satışını, kendi hür iradeleri ile mi durduruyor ve Türkiye’yi kınıyor, harekâtı durdurmamızı istiyor? Bu devletler ABD politikalarından ayrı politikalar üretiyor diyebilirmiyiz?

ABD bu meselede Türkiye’nin kararlı davranmasını dikkate alarak Türkiye’yi ilerisi zamanlar için kaybetmemek adına, bir kısım taktik kararlar aldı ve bazı topraklardan çekildi. Yine bir kısım hainle bizleri baş başa bıraktı. Kendisi hala bölgede  Birkaç bin PKK-PYD militanının ölmesi ABD’nin umurunda olur mu sanıyorsunuz?Onlar için en değerli insan kendi insanıdır, kendi askeridir.Üstelik ABD hangi ülkeye bu güne gelene kadar verdiği sözleri tutmuş?!

ABD süper devlet olmanın verdiği güçle planlar yapar ve bu yaptığı planları hayata geçirmek için taktik kararlar alır. Stratejisi zaten bellidir. Bu kararlarını uygularken Tıpkı Rusya’nın yaptığı gibi bazen süngüyü sapladığı yer sert olursa çeker başka yerden batırır. Ama asla planlarından vazgeçmez. Belki biraz zaman tanır o kadar.

ABD’nin ve bağlılarının geri adım atması; geri çekilme olarak algılanırsa yanılırsınız. Atlamak için, gerilerek atlamak için geriye çekilir. Yaylanmayı geri çekilme olarak alamazsınız. O güç almak için geri adım atmıştır. Iraktan 180 bin askerini çekti; şimdi Irakta ABD yok mu? PKK-PYD ye silahlar hangi kanaldan geliyor?

TAKTİKLER DEĞİŞİR STRETEJİ ASLA!

ABD’nin Büyük İsrail ile ilgili planları hiçbir zaman değişmez. Büyük İsrail’in kurulması içinde bölgede Türkiye’nin küçülmesi ve zayıflaması gerekir. İsrail ile ortak hareket eden ABD’nin vasalı Mısır, Suudi Arabistan ve BAE, Kuveyt gibi ülkelerin yarınları meçhuldür. Bu ülkelerin yarın başına farklı devlet adamları gelirse kontrolden çıkabilirler. O halde yapılacak iş bölgede ABD’nin kontrolünden çıkmayacak ve İstediği gibi kontrol edebileceği ve Ona muhtaç bir devletin varlığı gereklidir.

Düşünmeden itaat edecek mankurt bir ülke veya ülkeler ABD için gereklidir. Hem ABD’nin adına ölsün hem de yularından rahatsız olmasın. Devlet geleneği olan ülkelerin Bir gün gelip “Yeter.”  Diyeceğini ABD bilir. Bildiği içinde boynundaki tasmadan rahatsız olmayan ve emri, her hal ve şartta yerine getirmeye amade bir devlet gereklidir. Bu devlette bölgede her zaman rahatsızlık verecek Kürt Yahudiler tarafından yönetilen içinde Kürtlerinde esir muamelesi gördüğü sözüm ona sanal Büyük Kürdistan olabilir.

YALTAYI UNUTTUK MU?

Demem o ki; “ABD, PKK ve PYD’yi terk etti.” demek olayları gerçek veçhesi ile görmemektir. ABD bölgede ve politikalarından vazgeçmedi, vazgeçmez. ABD’nin tıpkı Yalta konferansında olduğu gibi AB ve Rusya ile ve bölgede nüfuz kazanmaya çalışan emperyalist emeller besleyen ülkelerle hesabımızın dışında bir hesap yapmadığını kimse bilemez. Bu gün sessizce olayları izlediğini sandığımız, Rusya’nın bölge ile ilgili bizimle ilgili hesapları nelerdir? İyice anlamak gerekir. ABD kendisi petriotları vermediği gibi F35 savaş uçaklarını da vermekten vazgeçti mi geçmedi mi? Almanya ve Hollanda, Fransa Vs. Türkiye’ye silah satışını durdurdu mu durdurmadı mı? Peki, bunların yaptığının ABD’den ne farkı var? Farklı bir davranış içine girmişler mi girmemişler mi?

AYVAZ KASAP…

“Ayvaz kasap hepsi bir hesap.” Değişen bir şey yok! Batının ve emperyalist ülkelerin hiçbirinin diğerinden farkı yok ve ortak hareket ediyorlar. Rusya ile şu anda ekonomik ilişkilerimiz var o sebeple duygu ve düşüncelerini el altından uyguluyor o kadar.

Evet, Türkiye hem bölgesinde ve hem de dünyada büyük bir ülke. İster kabul edelim ister etmeyelim her kim bizimle çatışmak isterse istesin güç olarak çatışmaya girdikten sonra sağlam kalması mümkün değil. Sonuç ne olursa olsun. O nedenle ekonomik ve siyasal çatışmalarla bizi güçten düşürmek isteyeceklerdir. O nedenle ABD şimdilik önümüzden çekilmiştir o kadar. Siyasal ve ekonomik olarak çatışmasına devam ediyor. Hem de bütün yakınları ile birlikte.

NETİCE OLARAK?!

Netice olarak ABD’nin ve vasallarının, yardımcılarının bir yere gittiği yok. ABD politikalarından da vazgeçmiş değil! Askeri mücadeleyi siyasal ve ekonomik mücadeleye çevirmiş o kadar. Yeri geldiğinde askeri mücadeleyi de denemekten çekinmeyecektir; yeter ki vaktinin geldiğine karar versin. Akıllı devlet adamları bunu görür ve ülkemizin politikalarını buna göre yapar/ yapmalıdır. “Başımız göğe değecek fakat ayaklarımız hep yere basacak;” devlet adamı olmanın gereği budur.”Eğer isterisin sulh-u salah hazır ol cenge!”

 

 

 

Yorum Yapın

Navigate