Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) İsrail’in Filistin topraklarındaki yerleşim birimleri inşasını uluslararası hukuka aykırı buldu ve “İsrail hemen ve tamamen, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere, işgal altındaki Filistin topraklarında tüm yerleşim yeri faaliyetlerini durdurmalı!..” çağrısı yaptı.
Karar 14 lehte oya karşılık 1 çekimser oyla alındı. BMGK, İsrail’den yasa dışı yerleşimlerine son vermesini isteyen bir karara imza attı. Tarihi karar 2324 Aralık 2016 gecesi ABD’nin bir çekimser oyuna karşılık 14 oyla kabul edildi.
Şimdi bütün dünya kamuoyu İsrail’in bu karara uymasını, işgalcilikten vazgeçmesini ve 1967 öncesi sınırlarına çekilmesini bekliyor…
Mısır Tarafından Hazırlanmış, Trump’ın Müdahalesi Üzerine Geri Çekilmişti
Mısır tarafından hazırlanan karar tasarısını oylamayı Güvenlik Konseyi, İsrail’in ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump’tan oylamaya müdahale etmesini istemesi üzerine geri çekmişti. Malezya, Yeni Zelanda, Senegal ve Venezüella’nın devreye girmesi üzerine yeniden gündeme alındı ve karara bağlandı: “İsrail hemen ve tamamen, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere, işgal altındaki Filistin topraklarında tüm yerleşim yeri faaliyetlerini durdurmalı!..”
ABD’nin BMGK’da İsrail lehine değil de çekimser oy vermesi karşısında İsrail yönetimi şok oldu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise, karar üzerine Obama yönetimini “İsrail’i korumamakla ve BM içindeki İsrail karşıtı grupla gizlice iş çevirmekle” suçlayarak ABD yönetimine, kararı veto etmeleri çağrısı yapan Donald Trump yönetimini beklediklerini ifade etti ve kararı tanımayacaklarını şu açıklama ile duyurdu: “İsrail, bu utanç verici, İsrail karşıtı kararı reddediyor. Bu kararın sonuçlarına katlanmayacağız.”
Bu arada İsrail, tasarıyı konseye sunan Senegal ve Yeni Zelanda’ya diplomatik misilleme uygulama kararı verdi. İsrail’in, Malezya ve Venezuela ile diplomatik ilişkisi bulunmuyor.
İki Devletli Çözüm, Adil ve Kalıcı Bir Barışa Ulaşmanın Tek Yolu
ABD’nin BM Büyükelçisi Samantha Power, “Yerleşim sorunu o kadar kötü bir hale geldi ki iki devletli çözümü tehlikeye sokuyor” demişti. Power, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu yerleşimleri savunması nedeniyle eleştirmiş ve şöyle konuşmuştu: “Bir kişi, aynı anda hem yerleşimleri genişletip hem de çatışmayı bitirecek iki devletli çözüme destek veremez.”
ABD Dışişleri Bakanı Kerry ise, oylamada ABD’nin çekimser oy kullanmasını izah için bin aynı dile getirdi: İsrail’i savunabilmek ve koruyabilmek için iki devletli bir çözüm şart.
Kerry şöyle dedi: “İki devletli çözüm, İsrailliler ve Filistinliler arasındaki adil ve kalıcı bir barışa ulaşmanın tek yoludur. İsrail’in bir Yahudi devleti ve demokratik bir devlet olarak geleceğini sağlama almanın tek yoludur. Bu gelecek şimdi tehlikede. Dostlar birbirilerine zor gerçekleri söylemelidirler ve dostluklar karşılıklı saygı gerektirir. Uygulanabilir iki devletli çözümün gözlerimizin önünde yıkılmasına izin verirsek İsrail’i hakkıyla savunamayız ve koruyamayız.”
Kerry ayrıca İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun söylemleri ile eylemlerinin uyuşmadığını da ifade ederek “İki devletli çözümden yana olduğunu söylüyor ancak İsrail tarihinin en sağcı hükümetine Başbakanlık ediyor” dedi.
Kerry’nin Filistin’de iki devletli çözüm önerisi üzerine yazılı bir açıklama yapan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise Kerry’e ‘dengesiz ve saplantılı’ suçlaması yönelterek şöyle dedi: “Kerry önyargılı. Yahudi yerleşimlerini takıntı haline getirmiş durumda.”
Yasal Dayanaksız 140 Yerleşim Birimi ve 500 Bin Nüfus Barışı Dinamitliyor!..
Bilindiği üzere İsrail, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te 1967’deki Altı Gün Savaşlarından beri işgalci konumunda. 1967’den beri bu topraklarda 140’a yakın yerleşim birimi inşa edilerek 500 bine yakın kişinin yerleşimine açıldı.
Kudüs Belediyesi İnşaat Ruhsatlarını Durdurdu İsrail Ordu radyosunun verdiği habere göre, Kudüs belediyesi, Kudüs’ün doğusunda inşa edilecek yeni yerleşim planını iptal etti. Habere göre belediye yeni inşaatlara ruhsat vermeyecek…
Trump: ‘Ben Sözümden Dönmem’
ABD’de Başkanlık koltuğuna 20 Ocak’ta oturan Trump ise, 21. 1 2017’de CIA merkezine yaptığı ziyarette, ABD’nin Tel Aviv’deki Büyükelçiliği’ni Kudüs’e taşıma vaadini unutmadığına değinerek; “Ben verdiğim sözden vazgeçmeyen bir şahsiyetim. İsrail ile çalışmak için sabırsızlanıyorum.” dedi…
‘Siyonist Ordu Yahudileri ve Yahudiliği Temsil Etmiyor’,
‘Siyonizm’e Son Ver’ Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), ‘İsrail’i 1967 sonrası işgal ettiği topraklarda gayri yasal ilan ederken yalnız değil. Bu konuda İsrail’e başkaldıran Yahudiler bile var. Bu konuda yüzlerce örnekten sadece ikisini dikkatinize sunuyoruz… “Tel Aviv’de toplanan 5 bin kadar savaş karşıtı gösterici, İsrail ordusunun ‘operasyon’u sona erdirmesini, Hamas’ın roket atmayı durdurmasını ve tarafların sorunlara barışçıl çözüm bulmasını istedi. Kudüs’te de Gazze’ye yönelik saldırıları “soykırım” olarak niteleyen ‘Soykırım Karşıtı Yahudiler’ grubu Gazzeli çocukların öldürülmesini protesto ettiler ve Anayasa Mahkemesi’ni de ‘İsrail’in işlediği savaş suçlarını onaylamakla bu suça ortak olmakla’ suçladılar. Ortodoks Haradem Yahudilerinden Neturei Karta üyeleri de, ‘Siyonizm’e son ver’, ‘Siyonist Ordu Yahudileri ve Yahudiliği temsil etmiyor’, ‘Barış ve güvenlik için Siyonizme son ver’, ‘Filistin, Filistinliler’e aittir’ yazılı pankartlar taşıyarak İsrail saldırısını protesto ettiler.” (AA, 28.07.2014)
İsrail, … İnsanların Canına Kastediyor… Timeturk’ün 31.7.2014’te verdiği haberde şöyle: Siyonizm karşıtlığıyla tanınan Yahudilerden Başhaham Joel Weber Veiss, POSTA212’ye yaptığı açıklamada şöyle diyor: “İsrail’in bölge halkına uyguladığı şiddetten dolayı dünyadaki tüm Yahudiler haksız yere suçlu duruma düşüyor. İsrail’in kuruluşu dahil olmak üzere sonrasında izlediği politikalar hem bölge halkı hem de dünyadaki Yahudiler için haksızlıktır. Siyonizm, Yahudiliğe değil tamamen siyasi çıkarlara hizmet eden bir kavram. İsrail Devleti, diğer bazı dinlerde de örneklerini görebileceğimiz gibi, Tanrı inancını kullanarak hem insanların canına kastediyor hem de bizleri dünyaya yanlış tanıtıyor.” (Timeturk, 31.7.2014)
