İYİ BİR DEVLET BAŞKANI NASIL OLMALIDIR?

Öncelikle devlet nedir sorusunu cevaplandırarak yazımıza başlayalım.

Devlet: “İnsanların ortak ihtiyaçlarından doğan, birbirleriyle olan ilişkilerini sosyal sözleşme esaslarına göre düzenleyen, bir ülke üzerindeki siyasi ve hukuki iktidarın müessese mahiyetindeki görünümüne devlet denilir.”  (kitap.mollacami.com)

“Devlet, milletin teşkilatlanmış halinden ibarettir.” (Aykut Edibali, Bayrak Dergisi, 1304. Sayı, Başyazı)

Bu anlamda devlet, tarihin ilk dönemlerinden bu yana her toplum için hayatın vaz geçilmez bir parçası olmuştur. Her devletin bir yönetim şekli vardır. Devleti yöneten kurumun başındaki kişiye de “devlet başkanı” denir.

İyi bir devlet başkanı nasıl olmalı?

Yukarıda devletin tarifini verdikten sonra, iyi bir devlet başkanı nasıl olmalıdır sorusuna cevap arayalım.

Devlet başkanı adil olmalı

Öncelikle iyi bir devlet başkanı adil olmalıdır. Yani adaletle hükmetmelidir. Adalet, devlet başkanlarında bulunması gereken yüksek özelliklerin en birincisi ve en değerlisidir. Adalet, devletin sürekli olarak var olmasını sağlayacak vasıtaların en başında yer alır. Zira adalet, iyilik ve itaate sebeptir, kaynaşma ve yakınlaşmayı doğurur. Adalet ile davranışlar güzel ve faydalı, idare altındakiler mesut olur. Adalet olmayan yerde zulüm vardır.  Devletler ve toplumlar adaletle yükselir, zulümle helak olurlar. Ve Allah Teâlâ adaleti emredip şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz ki Allah, size adaleti, iyilik yapmayı ve yakınlara bakmayı emreder; hayâsızlıktan, fenalıktan ve azgınlıktan nehyeder. Düşünüp tutasınız diye size böyle öğüt verir.” (Nahl suresi, 90)

Millet, kendilerine adaletli davranılınca, devlet başkanlarına itaatli ve saygılı olur. Adalet öyle bir esastır ki, âlemin nizamı ve sağlamca yürümesi bununla sağlanır. Bu hususta Allah’ın Arslan’ı raşit halife Hazreti Ali; devlet idarecilerine öğüt olarak şöyle der: “Kendin hakkında, sana yakınlığı olanlar hakkında, tebaan arasından kendilerine meyil beslediklerin hakkında; Allah’a ve Allah’ın kullarına karşı adaletten kat’iyyen ayrılma. Eğer böyle yapmaz isen zulmetmiş olursun. Allah Azze ve Celle kullarına zulmedenlere düşman olur! Zulümde devam kadar Allah nimetlerini bozucu, öfkesini çabuklaştırıcı hiçbir şey yoktur… Zira Cenab-ı Hak zulüm altında inleyenlerin beddualarını işitir; zalimleri ise gözetleyip durur.”

 

Akıl, muhakeme ve cesaret kabiliyeti olmalı  

Devlet başkanında bulunması gereken özelliklerden ikincisi akıl ve muhakeme kabiliyetidir. Kişi hakkında Allah vergisi olan şeylerin en hayırlısı akıl, en hayırsızı da bilgisizliktir. Bir olayın meydana gelmesinden sonra savunma tedbiri alana akıllı denmez. Asıl akıllı kişi, olay meydana gelmeden çare ve çözüm arayandır.

İyi bir devlet başkanında bulunması gereken değerli özelliklerin üçüncüsü, cesarettir. Devlet başkanlarının cesur olmaları gerekir. Ve bu huylarını olayların cereyanı esnasında göstermeleri gerekir. Bu suretle devlet ve milletini kem gözlerden korumuş olur. İdaresi altındaki yurttaşlarını zulüm ve tecavüzden, her türlü haksızlıktan korur. Devlet başkanları sabit ve kararlı oldukça, askerler çevresinde halkalanır ve düşmana karşı son damlalarına kadar mücadele ederler.

 

Cömert olmalı

Değerli özelliklerden dördüncüsü cömertliktir. Cömertlik, toplumun kalbinde sevgi tohumlarının, huzur ve mutluluğun gelişmesini sağlayan en önemli bir temeldir. İslâm Dini de bütün insanları cömertlik yurduna çağırmaktadır. Allah Rasulü (SAV); “Cömert kişi Hak Teâlâ’ya ve bütün insanlara yakındır, ateş azabından uzaktır. Cimri kişi ise Yüce Allah’tan ve bütün insanlardan uzaktır, ateş azabına ise yakındır” buyurmaktadır. Cömert olmayan devlet adamı, ordusu ve komutanları olmayan hükümdar gibidir.  Raşit Halifeler, kendilerine ihtiyaçlarını arz edenleri dinin emri üzerine sevindirirlerdi.

Devlet başkanında bulunması gereken beşinci özellik de yumuşaklıktır. Yurttaşlardan mal tahsilinde, vergi ve öteki isteklerde bulunmakta yumuşak davranmak, şiddet ve zor kullanmaktan daha çok faydalı ve etkilidir. Zira yumuşak davranılınca yurttaşların kinleri gider, itaatleri artar. Yumuşak davranmakla düşmanlar dostlar arasına katılırlar. Devlet başkanının mülkünün sağlamca ayakta durması, suçlu ve asilere şiddet göstermekle, iyi ve dürüstlere de yumuşak davranmakla gerçekleşir.

 

Devlet başkanı vefalı ve doğru olmalı

Devlet başkanında bulunması gereken özelliklerin altıncısı; vefa, verdiği sözü yerine getirmek, sözünde durmaktır. Cenab-ı Allah, “Ey iman edenler, bağlandığınız ahitleri yerine getirin” (Maide Suresi, 1)  buyurmaktadır. Zira sözünde durmakla, vaadi yerine getirmekle ve ahde vefa ile her insana huzur gelir, kalplerde sevgi tohumları yeşerir. Yerine getiremeyeceği bir söz vaad edilmemelidir. Sözünden dönmek ise adi insanların huylarındandır.

Devlet başkanındaki yedinci önemli özellik, doğruluktur. Doğruluk, güzel ahlakın en önde gelen esaslarından biridir. İslâm dini herkesi selamet yuvası olan doğruluğa davet eder. Gerçek kurtuluş doğruluktadır. Yalancılık kişiyi mahveder. Doğruluk, ülkede huzurun artmasına sebep olur. Devlet düzeninin bozulmasına ilk sebep ise zulümdür.

Devlet başkanında bulunması gereken sekizinci özellik, şefkat ve merhamettir. Zira bu huy, devlet başkanının; bütün millet fertlerini korumayla, iyi bekçilik etmeye; yönetilen halktan fakir ve zayıflara karşı şefkatli, merhametli olup cömertlikle yardım etmeye; uğradıkları zulüm, haksızlık ve eziyetleri de üzerinden kaldırmaya sevkeder. Bir hadis-i şerifte; “…Yeryüzündeki zayıflara merhamet ediniz ki, göktekiler de size merhamet etsin!” buyrulmaktadır. Hazreti Ömer Şam yöresine vali tayin etmek istediği bir kişinin; “Ey müminlerin emiri benim üç çocuğum vardır. Bu zamana kadar hiçbirini böyle kucağıma alıp öpmüş değilim” deyince, Hz. Ömer; “Ey adam! Sen mademki evladına acımaz, şefkat göstermezmişsin. O halde diğer insanlara da şefkat göstermezsin. Zira kendi evindeki hükmü altında olan zayıflara merhameti olmayan kimselerin, bir vilayete vali olması münasip değildir” diyerek valilik görevini vermemiştir.

 

Öfke ve kızgınlıkla hareket etmemeli 

İyi bir devlet başkanında bulunması gereken özelliklerin dokuzuncusu, sabırdır. Bütün hasletlerde olgunluk derecesine ulaşmak sabır ile olur. Sabır, diğer güzel huyları destekler, korur geliştirir. Demir mıknatısa âşıktır, devamlı ona doğru koşar. Zafer de sabra âşıktır ve ona doğru devamlı koşmaktadır denilmiş. Bir başka bilge de; “her kim ki, sabrı kendisine binek edinirse, yükünü rahatlık ve huzur sahasına ulaştırır” demiştir. Kur’an-ı Kerimde; “Allah sabredenlerle beraberdir” buyrulmuştur.

Devlet başkanlarında bulunması gereken onuncu özellik, affetmektir. Affedilmesi gereken yerlerde devlet başkanlarının affedici olması elzemdir.

Devlet başkanında bulunması gereken onbirinci özellik, şükürdür. Nimet veren Allah’a itaat ile emir ve yasakları dairesinden çıkmamaktır. Cenab-ı Hak’kın verdiği nimetlerden fakirleri, muhtaçları faydalandırmaktır. Nimetin harcanmasında ve dağıtımında adaletli davranmak, nimetleri Allah’ın rızası yolunda harcamaktır.

Devlet başkanında bulunması gereken onikinci özellik, aceleden kaçınmaktır. Siyaset ve devlet idaresinde doğruluk ve açıklık derecesinde isabetli icraat; ağırbaşlı davranmaya bağlıdır.  Yavaş ve düşünerek hareket etmektir. Öfke ve kızgınlıkla hareket etmemelidir. Gücü yokken, zayıf ve acizken ağırbaşlı olup, güçlenince intikamcı olan kişiye ağırbaşlı kişi denilmez.

Çirkin işleri yapanlara mükâfat verilmemelidir.  Bir kısım kişiler vardır ki, haklarında ihmal gösterilirse, şer ve bozgunculuklarının su yüzüne çıkması görülür. Devlet başkanı için, bu gibi bozguncu kişileri sert davranışlarla susturmak, yumuşak davranmaktan daha uygundur.

 

Alçak gönüllü olmalı 

İyi bir devlet başkanı kötü söz ve işten uzak olmalı ve namuslu olmalıdır. Alçak gönüllü olmalı ve büyüklenmemelidir. Nefsini tutmaya güç yetiremeyen, beş duyusunu da zapta güç yetiremez. Gözlerini harama bakmaktan men etmeli, yasaklanmış gizli şeylerin aslına ermeye çalışmaktan kendini uzak tutmalıdır. Kulağını insanların çirkin sözlerinden, gıybetten, kovuculuktan uzak olmalıdır. Nefsini haram ve yasaklardan korumalıdır.

Kimseye haksızlık etmemeli, haksız yere kimsenin kanını dökmemelidir. Kul hakkından son derece kaçınmalı, herkese hakkını, hakettiğini vermelidir.

Devlet başkanı aynı zamanda vakar sahibi ve saygıdeğer olmalıdır. Hiç kimseye zulmetmemeli, kendini beğenmişlik yapmamalı, böbürlenmemeli ve müsrif olmamalıdır. Eğer bir yerde zulüm varsa, derhal üzerine giderek, o zulmü ortadan kaldırmalıdır. Çünkü Allah zalimleri sevmez. Zulme rıza göstermez. Mazlumların ahı, oktan daha çabuk hedefe varır.

 

Danışma meclisini liyakatli kişilerden seçmeli  

İyi bir devlet başkanı ilme değer vermeli, âlimler ve bilginlerle istişare etmelidir. Âlimler de, devlet başkanı karşısında daima hak üzere hareket etmeli, hakkı söylemelidirler. Çünkü haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır buyrulmuştur.

İyi bir devlet başkanı, Allah’a itaat etmeli, kulluktan ayrılmamalı, Kur’an-ı Kerim’de buyrulduğu üzere farzlara ve sünnetlere uymalıdır. Hırslarını, arzularını kontrol etmeli, nefsini helal olmayan isteklerine karşı sıkı tutmalıdır. Halka yırtıcı bir hayvan gibi saldırmamalıdır. “Hâkimiyet bendedir, hükmederim, itaat ederler” dememelidir. Allah bütün zorbaları ve kibirlileri rezil eder ve alçaltır. Allah idarecileri halkla imtihan eder.

Dalkavukları ve menfaatperestleri asla yanında tutmamalıdır. Etrafındaki danışma meclisini daima güvenilir ve Allah korkusu olan doğru ve liyakatli insanlardan seçmelidir.  Devlet idaresinde görev verdiği kişiler ehliyetli, liyakatli, güzel ahlaklı ve sadık kişilerden olmalıdır. Müspet ilmin yayılmasına daima destek vermeli, ülkenin iktisadi, askeri ve imar yönünden gelişmesine zemin hazırlamalı, halkın huzur ve mutluluğu için gayret sarfetmelidir.

 

 

FAYDALANILAN KAYNAKLAR:

1-Yönetenlerin yönetimi, Ebu’nnecib Sühreverdi, Nahifi Mehmed Efendi.

2-Hazreti Ali’den devlet yöneticilerine öğütler.

3-Bayrak dergisi, 1304. Sayı, Aykut Edibali, Devlet Başkanlığı Nasıl olmalıdır? Başyazıdan.

4-İslam’da devlet felsefesi, Mehmed Niyazi.

5-Millet Davası, Aykut Edibali, Bayrak yayınları.

6-İslam Anayasa Hukuku, Prof. Dr. Muhammed Hamidullah.

7-Kur’an-ı Kerim Türkçe Meali, Elmalılı M. Hamdi Yazır.

 

 

 

 

Yorum Yapın

Navigate