ENFORMASYON ŞAVAŞLARI VE SAVAŞ KONSEPTLERİ

İnsanlık tarihinin çok büyük bir bölümünde gerçekleşen savaşlar kültür ve medeniyetlerin savaşları olmakla birlikte toprak elde etmek içinde yapılmıştır. Bu savaşlar 19. Yüzyılın sonuna kadar devam etmiş ve insanlık tarihinde “birinci dalga” savaşları olarak olmuştur. 20. Yüzyıl savaşları ise ekonomik kapasiteleri kontrol etmek ve kültürlerin üstünlüğünü kabul etmek için yapılmış savaşlardır, bunlara da “ikinci dalga” savaşlar denmektedir. İçinde bulunduğumuz çağda yani 21. Yüzyılın savaşları ise, bilginin kontrolüne yönelik ve bilgi üzerinde hâkimiyet elde etmek için yapılan savaşlardır. Bunlara da “üçüncü dalga” savaşları diğer bir değimle enformasyon savaşları denmektedir. Enformasyon savaşları, düşünce, düşünce şekilleri ve karar alma biçimlerini denetim altına almak için alınan savaşlardır.  Enformasyon savaşları bir savaş konsepti içinde olur ve birçok operasyonlarla gerçekleştirilir. Enformasyon savaşları toplumsal davranışları ve istikrarı bozmak, bir milletin, bir kurumun veya bir yönetim şeklinin bütününü parçalamak, tutunma bağlarını koparmak, psikolojik eğilimler ve bağdaşma imkânlarını yok etmek, hedef topluma karşı uygulanan saldırıları ve savaşı meşrulaştırmak, güvenli sağlayan kurumların veya kişilerin işlerini bulandırmak, tartışmalı hale getirmek ve nihayet olarak toplumsal örgütleme biçimini değiştirmek kendi hamlelerini uygun hale getirmek gibi birçok unsurları içeren yeni bir savaş konseptidir.

ENFORMASYON SAVAŞININ TARİHİ GELİŞİMİ

Enformasyon savaşı tarihin ilk günlerinden beri savaşın değişen ölçüde bir parçası olmuştur. Ancak 20. Yüzyılın sonunda teknolojinin geçirdiği hızlı evrim ve baş döndürücü değişimleriyle savaşın parçası olmaktan çıkmış ve bizatihi savaşın gerçekleştiği alanın araçların kendisi olmuştur. Enformasyon savaşı kavramı ilk kez 1976’da, Boeing şirketinde çalışan Thomas Rone tarafından “Weapons Systems and İnformation War” adlı makalede kullanılmıştır. Bu makalede, Rone enformasyon savaşını “dışarıdan bilgi akışına yapılan karşı müdahaleler öyle gelişecektir ki, bunlar gelecekte ki angajmanlarının sonuçlarını etkileyecektir” şeklinde ifade etmiştir. 1978’de Amerikan hava kuvvetleri için çalışan RAND düşünce kuruluşunun önde  gelen araştırmacısı Andrew W. Marshall ile birlikte Rona, RAND bünyesinde enformasyon savaşı üzerine çalışmalarına başlamışlardır. Ve bunun ilk uygulaması Birinci Körfez Savaşı sırasında olmuştur . Rona, “dünyayı çok etkileyen Amerikan Akıllı silah sistemlerinin Irak Ordusu tarafından alınacak bazı küçük önlemlerle devre dışı bırakılabileceğini belirtmiş ve savaşı Amerikalılar akıllı oldukları için değil, Iraklılar aptal oldukları için kazandıklarını” belirtmiştir. Daha sonra ABD savunma bakanlığı, Komuta- kontrol- iletişim ve istihbarattan oluşan yeni bir enformasyon savaşı anlayışı geliştirmiştir. Bu proje 2002 yılından sonra açık bir proje haline gelmiş ve 50 devletin yükselmekte olan enformasyon savaşı kapasiteleri olduğu ve 25 devletin ise değiştirilmiş görüntü üretme ve yayma kapasiteleri de dâhil olmak üzere potansiyel tehdit edici bilgisayar sistemlerinin yer altında olduğu tespit edilmiştir. Enformasyon savaşı daha sonra 2008 yılında Rusya ile Gürcistan arasındaki savaş sırasında da gerçekleştirilmiştir. Ruslar, Gürcü devlet sistemlerine aynı anda 500 yerden yaptıkları saldırı ile Gürcülerin internet siteleri siber saldırı ile kapatılmıştır. Gürcüler saldırı yapan bu adreslere yönelik önlem alınca Ruslar başka adresler üzerinden ikinci Siber saldırısını yapmışlardır.

ENFORMASYON SAVAŞ KONSEPTİ

Bu savaş konsepti içerisine; sivil enformasyon savaşı hedef toplumun veya grubun “algı sistemini yönetmek” amacı ile yapılan enformasyon savaşıdır. İkincisi psikolojik savaştır. Bu enformasyon savaşında çok önemlidir. Bir milletin bütün kaynaklarını kullanarak ordusu ile diğer milletin ordusuna saldırmasının amacı savaşılan milleti veya orduyu karşıt güç olmaktan çıkarmak, uyumlu ve bağımlı hale getirmek veya yok etmek amaçlı psikolojik savaştır. Enformasyon savaşında çarpıtma yani manipülasyon yapılarak insanların zihinleri fethedilir. Bir diğer konsept ayağı ise haber veya bilgi üretme merkezlerinin oluşturulmasıdır.  Bu haber ve bilgilerle orduların ve istihbarat servislerinin birbirlerini yanıltmak amacıyla yüzyıllardan beri başvurdukları bir savaş yöntemidir. Bu konsept içerişinde karşı güce, orduya veya millete karşı her türlü hile, tuzak ve oyunlar tertiplenebilir. Bunlara ilaveten sosyal mühendislik yapılır. Komplo teorileri karalama, taciz, reklam ve sansür enformasyon savaşları içerisinde konseptin diğer ayaklarıdır. Enformasyon savaşında en önemli konsept ayağı ise medya savaşıdır. Bu bölümünde, basın yayın organları aracılığı ile her türlü aldatıcı psikolojik teknikler kullanılarak karşı ordunun veya milletin refleksleri işlemez hatta felç hale getirilebilir. Ülkemizin; millet olarak, devlet olarak ve onun milli ordusu olarak bu enformasyon savaşlarına her an hazır olunması ve her türlü alınması dileği ile…

Yorum Yapın

Navigate