BİR AVUÇ İNSANIN YMM HİKAYESİ

1960’lı yıllarda, ülkemizin içinde bulunduğu şartlar gereği yeni bir milli mücadelenin yapılması gerektiğine inanan  bir  avuç  genç, millete umut ve güven veren mücadele hikayelerini şöyle anlatıyor.

“Gücümüz az, sayımız az, tecrübemiz azdı. Fakat ıstırabımız büyüktü. Birikimi ve misyonu   büyük bir milletin köleleştirilmesine karşı başkaldırmış asil yüzlerdik. Melek tabiatlı bir kuşaktık.  Sevdamızı sıktığımız her ele, baktığımız her göze ve bastığımız her toprağa nakleden bir gönül ordusuyduk.

Aramıza dünya giremezdi, kavga giremezdi ve ihanet…
Soframız her gün bereketlenen bir “Hendek sofrası”; duamız, milletimiz için “Yunus’un duası”ydı. Rahmet yağsın diliyorduk istikbale. Rahmet peygamberinin yoluna serilmiş Yavuzlardık.

O günler milletimiz yetimdi. Devletimiz aciz ve meydanlar işgaldeydi. O gün Hak ve millet davasını omuzlayan yiğitler bizdik. “Kıbrıs, Kudüs, Türkistan”  diye hıçkıran nefesler bizdik. “Fatih’in torunları mı geliyor” dedirten kuşak bizlerdik. Ve biz “Milletim Uyan!” diyorduk.
Anadolu’yu gergef gergef dokuyan bir aşkla iman tazeletenler bizdik. Aşkın ve ilmin ikliminde yetişen nesilde ellerimizin izi var.

Bu gün, hürriyetlerinden olmuş bir neslin ellerini yakamızda hissediyoruz.

Biz “tek yumruk” olmuşken meydan boşalıyordu. Biz varken Güneydoğu’da PKK olamazdı. Biz varken üniversitede komünizm kar gibi erirdi karşımızda.
Bizim adım attığınız sahada bir inkılap yaşanırdı. Biz kurduk imam hatipleri, biz koruduk kültürümüzü. Ve biz yaptık en zor şartlarda “Millet müdafaası”nı!
Bizdik devletle milleti kucaklaştıran.
Bizdik Kerkük’le ağlayan, bizdik Halepçe’yi anlatan!
“Vatan Bölme Faaliyetleri” ni  biz  anlattık, “Çanakkale Şehitlerini Anma”,  “İstanbul’un Fethi”ni  kutlamayı  biz öğrettik.  Memleketi mektep yapan bizdik.
Zayıf omuzlarımızda inancın ve mücadelenin bereketiyle yeni bir devir yükselttik.
Evet! Şimdi omuzlarımızdaki devasa yükü hissediyoruz.
Layık olmayan ellerde kaybolan değerler bizim? Kaybeden biziz, çocuklarımızın özgürlüğü. Yıkılan ümitler bizim. Yakılan yürekler bizden. Ateşlere atılan bizim ciğerlerimiz.  Yok olan, kaybolan çocuklarımızın geleceği olacak?

Ve biz  ateşe sürülen körükte rüzgar olamayız.
Milletin hak ve özgürlüklerini gasp edenlere yoldaş olamayız.                                                                            

Ve asla bu hale göz yumamayız.
Ölü veya felç bir uzvun duygusuzluğu içinde yatamayız.
Zalimlerle beraber, masumları da yakacak bir fitneye fırsat verici gamsızlığın timsali hiç olamayız.
Biz
hamasetin değil haysiyetin adıyız.
Biz gurur, kibir değil düşünme ve tevekkül ehliyiz.                                                                                         

Biz; Türk milletinin varlık ve beka davasına adanmış, yeni bir medeniyetin yılmaz takipçileri olarak; modern çağda idealist insanın destanını yaşamış kahramanlarız.
Milletimizin iflah olmaz düşmanlarının yüzyıllardır yürüttüğü yozlaştırma, çürütme ve yok etme mücadelesi karşısında; özel hayatından cansiperane bir yiğitlikle feragat etmiş ve milli kültürümüz adına aşılmaz barajlar kurabilmiş ilim-irfan ordusuyuz. 
Biz
Yeniden Milli Mücadele çizgisinin onurlu, isabetli ve lekesiz, aydın ve kahraman alp erleriyiz.

Mücadelemiz Davam Ediyor!
Mücadele, istismara kapı aralamadan, kolaycılığa ve parsacılığa fırsat vermeden, çatışmanın adresi olmadan, milletine sadakatten ve meşruiyetten asla ayrılmadan kalıcı, örnek alınan ve takdir edilen vakur çizgisiyle; halisâne, hamiyetperver ve fedakarca yürüyor.
Bütün engellemeler, önlemler, düşmanlıklar ve yanıltmalara rağmen hiçbir kara leke almadan Milli birliğin savunucusu ve sevdalısı olarak ölçülü çizgisini sürdürüyor.
Ne kınayıcının kınamasına ne aldatıcının yalanlarına ne yönlendirmelere ne abartılara fırsat vermeden bu şanlı hizmeti omuzlamaya devam eden yiğit fikir ve inanç erlerinin, dava adamlarının olduğu kadar; bu dava Milliyetçi-mukaddesatçı her bir vatan evladının da öz, asil ve asıl davası değil mi?..
Gelin
devletimiz, milletimiz ve geleceğimiz için tek yumruk olalım. Ve Türkiye’yi tek yumruk kılacak iradede bütünleşelim.
Türk milletinin din, töre, düşünce, çıkar ve ideallerine bağlı; geçmişin tüm doğrularının varisi, gelişmeci, özgürlükçü, çoğulcu, ilerlemeci, sivil, aydın, meşruiyetçi, birlikçi nitelikleriyle bir milli oluşumun çatısında buluşalım. Ve milletimize bu mutlu ümit mesajını verelim:
Millet ve Cumhur istismarına hayır! YMM (Yeniden Milli Mücadele) için asıl olan Millet geliyor. Biz geliyoruz, gözünüz aydın! Ve biz;  Millet’iz diyelim. “

Milletimizin, yöneticilerimizin uyanması basiretle hareket etmesi (Yanılmadan gerçekleri görebilmesi, gelecekle ilgili sezgi, uyanıklık, anlayış, kavrayış ve vizyon sahibi olması) dilek temenni ve duasıyla…

 

Yorum Yapın

Navigate